Lazer taramaları ve sahadaki metal dedektörleriyle yapılan araştırmalar sonucunda sadece bir yıl içinde 300’den fazla eser gün yüzüne çıkarıldı. Bu objeler arasında takılar, askeri süslemeler ve silahlar yer alıyor.
Buluntular, M.Ö. 1450-450 yıllarına tarihleniyor. En eski kalıntılar yaklaşık M.Ö. 1400-1300 arasına ait. Ancak çoğunluğu M.Ö. 1080-900 döneminden, yani Geç Tunç Çağı’nın sonlarına tarihleniyor. Bunun yanında kehribar boncuklar, kumaş ve deri parçaları ile yaban domuzu ve evcil domuz dişleri de bulundu.
Ekip lideri Soós, “Araştırmalarımız, Somlo’da ilk metal hazinelerin belgelendiğini gösteriyor” dedi. İlk yılın sonunda altı farklı metal topluluğu keşfedildi.
2025 Nisan itibarıyla toplamda 900’den fazla metal obje bulundu. Bunların çoğu tepenin güneydoğu kısmındaki plato alanından çıkarıldı. Aralarında bronz işçiliğine dair birçok eşya da bulunuyor; bu da metalin yerel olarak üretildiğine işaret ediyor.
Özellikle “Hazine V” olarak adlandırılan topluluk dikkat çekici. Bu grup, metal objelerin törensel veya sembolik nedenlerle toprağa gömülmesi geleneğinin en erken örneklerinden biri. Seramik bir kabın içine yerleştirilmiş metal eşyalarla birlikte batı Macaristan’daki bu gelenek ilk kez somut olarak belgelendi.
Araştırmalar, bölgedeki toplumların muhtemelen elit savaşçılar tarafından yönetilen klan ya da kabile bazlı yapılarla örgütlendiğini gösteriyor. Somlo Tepesi’nin bu toplulukların güç merkezlerinden biri olduğu ve değerli metal nesnelerin düzenli olarak gömüldüğü bir alan olabileceği düşünülüyor.
