Özgür Özel: “Ankara’da İttifak İmzalayamadık Ama İzmirli Demokratlar İzmir’i, Cumhuriyeti ve Geleceğimizi Birlikte Koruyacak”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Ankara’da ittifak kuramadık, Ankara’da anlaşıp Türkiye’de ittifak kuramadık ama bir şeye inanıyoruz. 2019’da o 11 büyükşehiri adaylar ve partiler kazanamadı” dedi. Cumhuriyet’in değerini bilen seçmen kazandı, o seçmen değişmedi. O seçmenin itirazı Tayyip Erdoğan’a, saray rejimineydi, değişmedi. O seçmenin itirazı Devlet Bahçeli’nin U dönüşüneydi, değişmedi. Değişmedi ve hala da öyle. Seçmenin korkusu, İstanbul ve Ankara’da yerlerin parsel parsel satılması, şehrin birilerine verilmesi, bu yönetim anlayışının İzmir’e yayılmasından korkuyordu; korku, kaygı ve tehlike. Ankara’da hiçbir şeye imza atamadık ama İzmir’in demokratları, sosyal demokratları, muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları, Kürt demokratları İzmir’e gelerek, “Cumhuriyetimizi ve geleceğimizi her zaman birlikte koruyacaklar. Ben İzmir ittifakına, İstanbul ittifakına ve Türkiye ittifakına güveniyorum” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, bugün İzmir Belediye Başkanı Adayları Tanıtım Töreni’ne katılarak CHP’nin seçim filmini gösterdi. Burada konuşan Özel, şunları söyledi:
“BUGÜN CHP’NİN Sancak Gemisindeyiz, Bugün Milli Mücadele’de İlk Kurşunun Atıldığı Yerdeyiz”
“Bugün CHP’nin amiral gemisindeyiz, bugün milli mücadelede ilk kurşunun atıldığı yerdeyiz. Bugün kadınların ve gençlerin özne olmaktan çıkması için en değerli çabanın olduğu yerdeyiz. Bir imparatorluğun, bir padişahın hizmetkarlarının, bir cumhuriyetin onurlu, eşit yurttaşları olma erdemini kazanmanın başlangıcı ve bitişi.Gazi “Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın emanet edildiği yerdeyiz. Bugün Teğmen Kubilay’ın başını verdiği ama onlara boyun eğmediği şehirdeyiz. Bugün ‘İki büyük eserim var’ diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün evindeyiz. Biri Cumhuriyet diyor, diğeri CHP diyor.’ Ben burada doğdum, ilkokul son sınıfta öğretmenim ‘İki sınava gireceksin’ dedi. Biri Anadolu Lisesi sınavı, diğeri devlet parasız yatılı burslu sınav.’ Gülseren öğretmen formumu doldurup beni sınava soktu. Her iki sınavı da kazanıp 10 yaşında Bornova Anadolu Lisesi’ne geldim. Ortaokul, lise, üniversite hatta daha sonra sınavda ikinci olduğumda ‘Askerliğini istediğin yerde yap’ dediler. Askerliğimi bile burada Ege Deniz Bölge Komutanlığında yaptım. Bugün Genel Başkan olarak 7 yıllık devlet ekmeğimin boğazımdan geçtiği, hayatımın en keyifli 12 yılının geçtiği, hayat arkadaşım Didem’le tanışıp aşık olduğum bu güzel şehre geldim.
“CHP olarak göğsümüz yüksek, başımız önde, alnımız açık; İZMİR’i biliyoruz, İZMİR’i biliyoruz. HEYECANLANMAYIN”
Kötüyü iyiyle değiştirmek için burada değiliz. Burada dürüst, onurlu çalışan, her türlü engele rağmen görevini yerine getiren değerli dostlarımızla büyük bir devrimi, kadın devrimini, gençlik devrimini, İzmir’in bizden beklediği dinamizmi ve geleceğin liderlerini tanıtacağız. İzmir’i ayağa kaldıracak, İzmir’i dünyanın en önemli ülkelerinden biri yapacak olan İzmir. Şehrimizi İstanbul şehirlerinden biri haline getirecek dinamik kadronun devrine geldik. Bu şehri 1999’dan bu yana sosyal demokratlar yönetiyor. Bu şehre emek veren Yüksel Çakmur’a; Mali disiplini, kredi notları ve büyük projeleriyle bu şehre büyük katkılar sağlayan, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni çok değerli bir noktaya getiren Sayın Aziz Kocaoğlu; Bayrağı kendisinden devralıp bu güne getiren, başımızı eğmemize izin vermeyen Sayın Tunç Soyer; Allah rahmet eylesin, İzmir’in efsane belediye başkanı, İzmir’i yıkılmaz bir kale haline getiren Piriştina’ya çok şey borçluyuz. Elbette AK Parti tarafından bundan sonraki kampanyalarda da pek çok iftira, hakaret ve yalan sıralanıyor ve devam edecek. Ancak CHP olarak göğüslerimiz yüksek, başımız önde, alnımız açık; İzmir bizi tanıyor, biz İzmir’i tanıyoruz. Heyecanlanmayın.
“9 CUMHURİYETÇİ KADINIMIZLA BURADAYIZ. 30 BELEDİYE BAŞKAN ADAYIMIZDAN 12’Sİ 40 YAŞIN ALTINDA”
Yakında 30 belediye lider adayı ve yanlarında bir takım kaptanı olacak. Bu ekip burada çok değer verdiğim büyük bir devrimin ilk adımını atacak. Onurlu, dürüst ve çalışkan belediye başkanlarımızla gurur duyuyoruz. İzmir’in bu süreçteki beklentilerine baktığımızda, Cumhuriyet tarihi boyunca 6 kadın belediye başkanımız varken, Atatürk’ün şehrinde ve Cumhuriyet’in amiral gemisi olan İzmir’in dinamizmini, kadının gücünü görüyoruz. Zübeyde Anne’nin şehrinde bugün tamamı seçilecek 9 Cumhuriyetçi kadınla birlikteyiz. Deniz Baykal, Bülent Ecevit, Ahmet Taner Kışlalı, Önder Sav ve daha birçokları 30’lu yaşlarında bakanlık görevi üstlendi. Şu anda İzmir belediyelerindeki 30 belediye başkan adayımızın 12’si 40 yaşın altında. İzmir onlara emanet, İzmir onlara emanet. 32 yaşında genç bir belediye başkanı adayını aday gösteriyorsunuz ve aklınıza şu fikir geliyor: ‘Bu yaşta belediye yönetebilir mi? “Bu bütçeyi yönetebilir mi?” diyor. Deniz Baykal 35 yaşında Türkiye’nin hazinesini yönetse, Bülent Ecevit ve Ahmet Taner Kışlalı 36 yaşında, Ahmet Taner Kışlalı 38 yaşında bakanlık yapsa ve 40 yaşında bu ülkeyi yönetseler O halde CHP genç, dinamik, en az bir yabancı dil bilen, eğitim, kültür ve vizyon sahibi bir partidir. Gençlerin yaptığı devrim İzmir’i dev yapacak, ülkeyi yüceltecektir. Biz bunlara tüm kalbimizle inanıyoruz.
“HİÇ KİMSE CHP’Yİ KÜÇÜK GÜÇ ALANLARININ PARTİSİ OLARAK GÖRMEMELİ”
Gelecekte hiç kimse CHP’yi küçük iktidar alanlarının partisi olarak görmemelidir. CHP, Cumhuriyetin ilk yüzyılında büyük bir devrimi, ekonomik devrimi, siyasi devrimi gerçekleştiren bir partidir. Altı okundan biri devrimcilik olan bir partidir. Cumhuriyetin 100. yılında seçimleri çok istedikleri ve hak ettikleri halde kazanamayan takımlar, başlarını öne eğmişler, sizin büyük 100. yıl umut ve hayallerinizi gerçekleştiremeyip Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün isteğini yerine getirmeye yemin etmişlerdir. Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde iktidar partisi olmuştur. Tarafından yönetilmektedir. Hepiniz şunu bilmelisiniz: Bugün İzmir’de ortaya koyduğumuz, yaş ortalaması 45 olan, iyi eğitimli İzmir’in belediye başkanlarına bir bütün olarak baktığınızda her biri iyi derecede yabancı dil konuşuyor. düzeyde, aldıkları eğitim ve geçmişte gösterdikleri çabalarla şehri mutlu edecek, şehircilik suçlarına izin vermeyecektir. Takımı, şehrin dokusunu ve tarihini bilen, geleceğini planlayabilen, İzmir’e yakışan, kendisini ve çocuklarını korur gibi İzmir’i kârdan, yağmadan koruyabilecek ekiplere emanet etmek için yola çıktık. İzmir önümüzdeki 5 yıl boyunca yapacakları her hizmetle bu takımlarla gurur duyacaktır. Türkiye bu takımları görecek ve bu takımların yönettiği İzmir, çekim merkezi olma yolunda ilerleyişini devrime dönüştürecek. İzmir’deki iyi yönetim Türkiye’ye örnek olacak. Ve bir gün Türkiye, İzmir’deki gücü, Cumhuriyetin ikinci yüzyılındaki CHP’nin gücüyle ödüllendirecektir. Söz veriyoruz. Buna tüm kalbimizle inanıyoruz.
“ÇOK İSTEDİK AMA BAŞARAMADIK. İTTİFAKLARIN DIŞINDA KALMAYI TERCİH ETTİLER”
Bugün biz CHP’lilerden ya da sadece sosyal demokratlardan oy istemiyoruz. Çünkü 2019 seçimleri büyük bir başarıyla sonuçlandı ve 2018’deki büyük moral bozukluğunun ardından 11 büyükşehirde ülke kaderinin millet iradesiyle ele geçirilmesiyle sonuçlandı. İzmir’e İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya’yı da ekledik, Eskişehir, Aydın ve Muğla. Mayıs ayında hak ettiğimiz ama alamadığımız galibiyetin ardından artık herkes bize bakıyor. Recep Tayyip Erdoğan iktidarını pekiştirecek mi? Yoksa Atatürkçü, cumhuriyetçi, Cumhuriyet değerlerine saygılı, kurucu takımlara düşman değil hayranlık duyan takımlar hem bu 11 şehre hem de diğer illere hakim olup istikrar sağlanıp geleceğe mi bakılacak? umutla mı? Bu dengenin sağlanması için büyük bir ittifak ve iş birliğine ihtiyaç vardı. Bu nedenle göreve geldiğim günden bu yana tüm Türkiye’nin gözü önünde elimden geleni yaptım. Arkadaşlarım yaptı. Ve bunu yapmaya devam ediyoruz. Ancak bir süre sonra bunu başaramadık. Biz bunu çok istiyorduk ama son seçimden sonra asla sorgulayamadığımız ama kendilerinin de anladığı çeşitli nedenlerle ittifakların dışında kalmayı tercih ettiler.
“ANKARA’DA İTTİFAK İMZALAMADIK AMA İZMİR’İN DEMOKRATLARI İZMİR’İ, CUMHURİYETİ VE GELECEĞİMİZİ HER ZAMAN BİRLİKTE KORUYACAKTIR”
Ankara’da ittifak kuramadık, Ankara’da anlaşmaya varamadık, Türkiye’de ittifak kuramadık ama bir şeye inanıyoruz. 2019 yılında bu 11 büyükşehirde hiçbir aday veya parti kazanamadı. Cumhuriyetin değerini bilen seçmen kazandı ama o seçmen değişmedi. O seçmenin itirazı Tayyip Erdoğan’a, saray rejimineydi, değişmedi. O seçmenin itirazı Devlet Bahçeli’nin U dönüşüneydi, değişmedi ve kalıyor. Bu seçmen, bu yönetim anlayışının İstanbul ve Ankara’da yerlerin parsel parsel satıldığı ve şehrin başkalarına devredildiği İzmir’e yayılmasından korkuyorlardı; Korku, kaygı, tehlike kalıyor ama seçmen kalıyor. Biz Ankara’da hiçbir şeye imza atamadık ama İzmir’in demokratları, sosyal demokratları, muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları, Kürt demokratları; İzmir’i, Cumhuriyeti ve geleceğimizi daima birlikte koruyacaklar. Ben İzmir ittifakına, İstanbul ittifakına, Türkiye ittifakına güveniyorum. İstanbul’da satılacak arsa kalmadığı için İstanbul’a hançer saplayan, İstanbul’a bir daha dönmemesi için Kanal İstanbul’u yapıp Katarlılara çevreleme sözü veren zihniyet; Bülent Arınç’ın deyimiyle Ankara’yı parsel parsel satan, Ankara’nın tüm varlığını dinazor parklarına veren, kurduğu müteahhitlere veren zihniyet Ankara’ya bir daha dönmüyor, zerre kadar zerre kadar bile yok. Gözlerini diktikleri gözbebeğimiz İzmir için kumlar feda ediliyor. İttifakın 31 Mart seçimini zafere dönüştüreceğine yürekten inanıyorum.
“ANKETLER İYİ HABER GÖSTERİYOR: İZMİR’DE HAYAL OLARAK DEĞERLENDİRİLEN 30’DAN 30”
Bir süre önce bir gazeteci arkadaşım geldi, elimi tuttu ve ‘Beni hatırladın mı?’ dedi. Kongrede fotoğrafımı çekti ve ‘Bunu başaracaksınız’ dedi. “Beni unutma” dedi. Şimdi geldi, fotoğrafı çekti ve ‘Bakın söylüyorum İzmir’de rekor kırılacak’ dedi. İzmir’deki tüm belediyeler devralınacak.’ Önce güzel bir haberim var, sonra bir sürprizim var. İyi haber şu ki: Adayları belirledik, 4 gün sonra sahaya indik, anketlerimizi yaptırdık ve anketler sonucunda şunu gördük; gittiğimiz yol, adayların aldığı kabul, heyecan. sahada yarattıkları, önümüzdeki dönemin 30’undan 30’unun habercisidir ki, bugün muhtemelen bir hayal olarak kabul ediliyor. Size söz veriyoruz. Hiçbir belediyemiz kaybetme noktasında değil. Bazılarında açık ara öndeyiz. Mesela Karşıyaka. Birçoğunda garantili bir farkla öndeyiz. Ancak 4-5 ilçede yoğun bir şekilde rekabet ediyoruz. Birkaç puan farkla ya öndeyiz ya da gerideyiz. CHP zaten 24-25 oy gördü. İnanırsanız, birlik olursanız ve çalışırsanız İzmir’de 30’da 30 yapacağız. Buna inanın, buna güvenin. Tüm Türkiye’nin çok merak ettiği bir şey var. Seçimlerde seçim müziği ve seçim tanıtım sineması bulunmaktadır. Bugün akşam 20.00’de tüm Türkiye tarafından görülecek.
“İZMİR YÜZDE 93 İLE DEĞİŞİM İSTEYEN ŞEHİRDİ. DEĞİŞİMİN BAŞKENTİ OLDU”
İzmir’de harika bir kadro ve harika bir takım var ama bu takımın da bir kaptanı var. 14 ve 28 Mayıs sonrasında herkesin bahsettiği seçmenlerde büyük bir üzüntü, moral bozukluğu, kırgınlık ve duygusal kopukluk yaşadık ve eğer bir şeyler yapmazsak yaklaşan belediye seçimleri ve Recep Tayyip Erdoğan bizi yakalarsa büyük bir tehlikeyle karşı karşıyayız. Bu moral bozukluğunu, Allah bizi korusun dediğimiz günlerde söyledik. ‘Bir yolculuğa çıkıyoruz.’ Biz buna ‘Yüzyılın değişim yüzyılı, değişim yüzyılı’ adını verdik. Zaman zaman Türkiye’deki seçmenin ne kadar değişim istediğine baktığımızda farklı sonuçlar gördük. Ancak İzmir sonucu kimseyi şaşırtmadı. İzmir yüzde 93 ile değişim isteyen şehir oldu. Değişimin başkentiydi. O günlerde sokakları duyan, seçmeni hisseden, İzmir’de gerekli adımı atmaya karar veren ilk kişi olan, beni arayıp ‘Sonuç ne olursa olsun sonuna kadar yanında olacağım’ diyen bendim, Tüm süreç boyunca inanılmaz bir dinamizmle Türkiye’deki tüm belediyeleri ziyaret ettik. Yorulduğumda yorulmayan, düştüğümde moralini bozmayan, üzülmeyen, sakin, kararlı, soğukkanlı ama iyi bir organizatör, çok işinin ehli bir yol arkadaşım vardı. bir cerrah titizliğine ve iyi bir yönetici vasfına sahip, soğukkanlılığını kaybetmeden heyecanı en üst düzeyde tutabilen organizatör. “Şimdi çok sevdiğim, güvendiğim, bu takıma kaptanlık yapacağına ve birlikte büyük başarılara imza atacağına yürekten inandığım dostum, canım dostum Cemil Tugay’ı davet ediyorum.”